yağdırmak ne demek?
- Yağmasını sağlamak.
- Bir şeyi aralıksız ve çok sayıda atmak, indirmek, savurmak.
- Vermek, söylemek
- Bol miktarda vermek, sağlamak.
- Çok sayıda ortaya koymak, sürmek
Çorbada tuzum bulunsun diyen para, eşya yağdırmıştı.
T. Buğra - Hail down.
- Flood.
- Hail.
- Heap up.
- Hurl.
- Pelt.
- Pour.
- Pour forth.
- Pour out.
- Rain.
- Shower.
- Volley.
- Volley forth.
- Volley out.
yağdırma
- Yağdırmak işi.
- Volley.
yağdırmamak
- (neg. form of yağdırmak) flood, hail, heap up, hurl, pelt, pour, pour forth, pour out, rain, shower, volley, volley forth, volley out.