wash ne demek?
- Erozyona uğratmak
- Yıkama, yıkanma
- Çamaşır
- Deniz veya nehir suyunun çalkanmasından hasıl olan ses
- Dalga sesi, kürek palası veya gemi çarkının meydana getirdiği su akıntısı
- Dalgaların sahile attığı süprüntü
- Sulu mutfak artığı
- Ağıza güzel koku vermek için kullanılan sıvı
- Losyon
- Tuvalet suyu
- Yıkamak, yıkayıp temizlemek
- Yıkamak, ıslatmak
- Su ile silmek
- Yıkanmak, banyo yapmak
- İnce boya tabakası ile kaplamak
- Temizlemek
- Yaldızlamak
- Badanalamak, boyamak
- Elini yüzünü yıkamak
wash and wear
- Ütü istemez ve yıkanabilir.
wash and wear fabric
- Ütü istemeyen giyecek