vurgulama ne demek?
- Vurgulamak işi
Herkes susar, yalnızca kadınlardan biri, bir romanı, vurgulamalara özel önem göstererek okur, ötekiler dinlerdi.
Adalet Ağaoğlu - Accentuation, stress, underline.
vurgulamak
- Vurgu ile söylemek.
- Bir yazı veya konuşmada sürekli olarak öne sürülen, önemle belirtilmek istenen düşünceye dikkati çekmek, belli bir noktayı altını çizerek belirtmek.
- Belirlemek, damgasını vurmak.
- Give point to.
- Lay stress on.
- Lay stress upon.
- Accent.
- Accentuate.
- Emphasize.
- Keynote.
vurgulama açık
- Highlighting on
vurgulamak
- Vurgu ile söylemek.
- Bir yazı veya konuşmada sürekli olarak öne sürülen, önemle belirtilmek istenen düşünceye dikkati çekmek, belli bir noktayı altını çizerek belirtmek.
- Belirlemek, damgasını vurmak.
- Give point to.
- Lay stress on.
- Lay stress upon.
- Accent.
- Accentuate.
- Emphasize.
- Keynote.