virtuous ne demek?
- Erdem sahibi
- Doğru ve dürüst
- İffetli, namuslu
- Erdemli, faziletli
- Ustalık gerektiren
erdem
- Liyakat.
- Ahlakın övdüğü iyilikçilik, alçak gönüllülük, yiğitlik, doğruluk vb. niteliklerin genel adı.
- İnsanın ruhsal olgunluğu.
- İstencin ahlâksal iyiye yönelmesi.
- İnsanın tinsel ve ruhsal yetkinliği.
- Maharet, hün.
- Fazilet.
- Usta gemici.
- Virtue.
- Grace.
virtuously
- Ahlaki bir şekilde, ahlaklıca (özellikle cinsel yönden)
- Erdemli bir şekilde, erdemlice
virtuousness
- İyilik; ahlaklılık, ahlakilik
- Dosdoğruluk, diklik, dimdiklik
- Bütünlük, tamlık
- Erdemlilik
- Erdemli olma durumu