vernikçi ne demek?
- Vernik süren kimse.
vernik
- Bazı maddeleri parlatmak veya havanın etkisinden korumak için sürülen bir sıvı
- Filmin kırılmasını, aşınmasını önlemek amacıyla taban yüzüne çekilen kat.
- Boyanmış yüzeyleri korumak üzere kullanılan reçine veya reçinemsi maddelerin alkollerdeki çözeltisi.
- Varnish (layer), lacquer.
- Lacquer.
- Stain.
- Varnish.
- Glaze.
- Polisher.
- French polish.
vernik
- Bazı maddeleri parlatmak veya havanın etkisinden korumak için sürülen bir sıvı
- Filmin kırılmasını, aşınmasını önlemek amacıyla taban yüzüne çekilen kat.
- Boyanmış yüzeyleri korumak üzere kullanılan reçine veya reçinemsi maddelerin alkollerdeki çözeltisi.
- Varnish (layer), lacquer.
- Lacquer.
- Stain.
- Varnish.
- Glaze.
- Polisher.
- French polish.
vernik yumağı
- (Resim) Oyma baskıcıların maden plak üzerine kapatıcı vernik yaymak için kullandıkları bez yumak. a. bk. mürekkep yumağı.
- Plug.
- Tampon â vernir