vasıtasız vergi ne demek?
- Vergi mükellefi önceden bilinen vergi.
- Bk. dolaysız vergi
- Direct tax.
dolaysız vergi
- Yükümlüsü önceden bilinenden doğrudan doğruya alınan vergi.
- Gelir ve servet üzerinden yükümlüden doğrudan alınan vergi.
- Direct tax.
- Direct / assessed tax.
vasıtasız vergiler
- Bk. dolaysız vergiler
vasıtasız istidlal
- Bk. dolaysız çıkarım kuralları
vergi
- Kamu hizmetlerine harcanmak için hükûmetin, yerel yönetimlerin yasalara göre doğrudan doğruya veya bazı malların fiyatlarının üstüne koyarak dolaylı yoldan herkesten topladığı para
- Bir kimsenin doğuştan sahip olduğu iyi nitelik
- Çeşitli ülkelerde, almaç iyelerinden belirli sürelerde vergi biçiminde alınan para. (Örnek olarak Türkiye'de, almacın bulunduğu yerin nüfusuna ve almacın kullanılma amacına göre "Televizyon yıllık ruhsat ücreti" adı altında, değişen bir para alınır).
- Bir kimsenin doğuştan sahip olduğu iyi nitelik.
- Television licence fee.
- Assessment.
- Duty.
- Excise.
- Gabelle.
- Imposition.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
vasıtasız vergilervasıtasız istidlalvasıtasız müşahedevasıtasız sualvasıtasız teknikvasıtasızvasıtasızlıkvasıtası ilevasıtasıylavasıtasıylevasıtavasıta durumuvasıta durumu ekivasıta grubuvasıta halivergivergi amaçlarıvergi artırımıvergi artışıvergi aşamasıvergi avantajıvergi ayırımıvergi bağışıklığıvergi bakayasıvergi beyanıvergeverge intoverge onvergelvergence