varlıkların takası ne demek?
- Exchange of assets
exchange
- Bozdurmak, bozmak
- Değiş tokuş etmek
- Telefon santralı, merkez
- Karşılıklı olarak yapmak
- Almak, çevirmek
- Karşılıklı alıp vermek
- Takas etmek, değiştirmek
- Değişme, trampa
- Mübadele etmek, trampa etmek
- Yerini alma
varlıkların kazanma gücü
- Bk. aktif getirisi
varlıklar
- Bir tecimenin ya da ortaklığın para ile değerlendirilebilen malları ve haklarının toplamı.
- Bir tecimen ya da ortaklığın toplanabilecek alacaklarını da kapsamak üzere belirli bir süredeki taşınır ve durağan mallarının tümünün para olarak karşılanabilen değeri.
- Assets.
- Actifs
taka
- Doğu Karadeniz bölgesine özgü yelkenli bir tür kıyı teknesi
- Bozuk, zor çalışan veya eski kara taşıtları için kulanılan bir söz.
- İki-Üç kişi ile idare edilen küçük yelkenli.
- Kubbeli mahfe. Pencere. (Osmanlıca'da yazılışı: tâka)
- Boyu 8-10 m, yük taşıma kapasitesi 5-6 ton olan, arkası düz, ortasında küçük bir ambarı bulunan balıkçılıkta ve yük taşımada kullanılan Karadeniz Bölgesine özgü bir tür kıyı teknesi.
- Small.
- Single-masted boat.
- Boat.
- The basic unit of money in Bangladesh; equal to 100 paisas.