uydaşlık den hali ne demek?
- Bkz. -den hali.
uydaşlı
- Birliktelik anlatan ( tümleç ) Ailesiyle geldi gibi.
- Comitatif ou Instrumental sociatif
uydu
- Bir gezegenin çekiminde bulunarak onun çevresinde dolanan daha küçük gezegen, peyk.
- Türlü amaçlarla yerden fırlatılan ve genellikle kapalı bir yörünge çizerek yer çevresinde dolanan araç.
- İşlerini ve davranışlarını daha güçlü birinin isteğine uyduran (devlet, kurum, kişi).
- Yörüngesel devinimini bağlı olduğu gezegen çevresinde yapan ve onunla birilikte dizgenin asıl özeği olan yıldız çevresinde de dolanan gökcismi.
- Evrensel çekim kuvveti etkisiyle, Kepler yasaları uyarınca bir gezegen çevresindeki kapalı yörüngeler üzerinde dolanan gökcisimleri.
- İnsanlarca yapılarak bir gökcismi çevresinde yörüngeye yerleştirilen ve dolanması sağlanan uzay aracı, yapmauydu
- Yapmauydunun iletişimde, ırakiletişimde kullanılan çeşidi, iletişimuydusu
- İletişimuydusunun televizyon yayınlarında da kullanılabilen çeşidi, televizyonuydusu.
- Belli başlı kromozomlarda görülen, ana kromozom'a, sap biçiminde ince uzantıyla tutunmuş küçük kromozom parçası.
- Büyük bir lezyonun kenarında oluşan küçük veya ikincil olarak biçimlenmiş olan lezyon.
den
- Horluk, zelillik.
- Lair, cave; hole; squalid room; cozy room; television room.
- Mağara, in; sığınak; yatak; batakhane; delik; zor durum, çıkmaz
- In, mağara
- Sığınak
- Küçük oda
- Çalışma odası
hali
- Boş, ıssız, tenha.
- Boşanmış erkek, zevcesini şer'an terketmiş adam. (Müennesi: Halia'dır.)
- Tenha. Boş. Sahipsiz. Issız. İçinde bir şey olmama.
- Accusative.
- Turkish word meaning Carpet.
- Carpet.
- The Turkish word for carpet.