uyanmak ne demek?
- Uyku durumundan çıkmak.
- Bitkiler canlanıp yeşermeye başlamak
Tomurcuklar patlamış, tabiat iyiden iyiye uyanmıştı.
B. Felek - Belirmek, ortaya çıkmak, depreşmek
- Gerçekleri anlar, kavrar duruma gelmek.
- Bilgisizlikten kurtulmak.
- Wake up.
- Awake.
- Wake.
- Awaken.
- Waken.
- Rouse.
- Rouse up.
- Stir.
- Tumble.
- To wake up.
- To rouse.
- To realize.
- To understand.
- To get.
- To latch on.
- To come up.
- To be aroused.
- To wake.
- Revive.
uyku
- Dış uyaranlara karşı bilincin, bütünüyle veya bir bölümünün yittiği, tepki gücünün zayıfladığı ve her türlü etkinliğin büyük ölçüde azaldığı dinlenme durumu
- Çevrede olup bitenin farkında olmama, gaflet, aymazlık.
- Doğada görülen sükûnet durumu.
- Gerçeği görememe, aymazlık.
- Metabolizmanın çok yavaşlatıldığı sakinlik ya da istirahat durumu.
- (Bak: Kaylule)
- Sleeping.
- Rest.
- Shuteye.
- Slumbers.
uyanma
- Uyanmak durumu, intibah.
- Waking up, awakening, renaissance, dawn, shake up, renascense.
uyanma dönemi
- Hayvanların anesteziden çıkmaya başladıkları dönem.
- Recovery stage.