up ne demek?
- Yukarıya, yukarıda
go up / yukarıya gitmek
Hold your hand up. / Elini yukarıda tut.
- Yukarısına, yukarısında
He was climbing up the tree. / Ağaca tırmanıyordu.
They went up the hill. / Tepeye çıktılar.
- Yükseğe
- To -e kadar (Azami bir miktarı belirtir.)
This plant can turn out up to three hundred cars a month. / Bu fabrikanın aylık üretim kapasitesi üç yüz otomobil.
- (-upped, -upping) yükseltmek
up the price / fiyatı yükseltmek
- Yukarıya
- Ayağa
- Tamamen.
- Yukarı, yukarıya, tepesinde, içeride (ülke)
up a gum tree
- Zor durumda
up a tree
- Zor durumda, çıkmazda