uncertainty of measurement ne demek?

  1. Ölçüm belirsizliği
  2. ölçüm belirsizliği

ölçüm

  1. Ölçme işi.
  2. Ölçülerek elde edilen sonuç.
  3. Ölçümlemek sonucu, takdir.
  4. En, boy, oylum, süre gibi nicelikleri kendi cinslerinden seçilmiş bir birimle karşılaştırıp kaç birim geldiğini belirtme işlemi.
  5. En, boy, oylum, süre gibi nicelikleri kendi cinslerinden seçilmiş bir birimle karşılaştırıp kaç birim geldiğini belirtme işlemi.
  6. Bir değişken taşıdığı özelliği belirtmek için yapılan bir işlem.
  7. (en)Reading.
  8. (en)Measure.
  9. (en)Measurement.
  10. (en)Estimate.

uncertainty

  1. Şüphe, tereddüt
  2. Kesin olmama
  3. Değişkenlik
  4. Belirsizlik, kararsızlık

uncertainty factor

  1. Bir tahminin muhtemel doğruluğunu değerlendirmek için kullanılan güven süresi
  2. Değişkenlik faktörü
  3. Belirsizlik faktörü
  4. Deneysel hayvanlardan insanlara veya spesifik kişilerden toplumun geneline uygulanan toksikolojik değerlendirmede kullanılan değer

of

  1. Sıkıntı, bezginlik, usanç, acı, yorgunluk vb. duyguları belirten bir söz
  2. (en)Ugh!.
  3. (en)In a general sense, from, or out from; proceeding from; belonging to; relating to; concerning; used in a variety of applications; as: Denoting that from which anything proceeds; indicating origin, source, descent, and the like; as, he is of a race of kings; he is of noble blood.
  4. (en)Denoting possession or ownership, or the relation of subject to attribute; as, the apartment of the consul: the power of the king; a man of courage; the gate of heaven.
  5. (en)Denoting the material of which anything is composed, or that which it contains; as, a throne of gold; a sword of steel; a wreath of mist; a cup of water.
  6. (en)Oil filters.
  7. (en)Denoting part of an aggregate or whole; belonging to a number or quantity mentioned; out of; from amongst; as, of this little he had some to spare; some of the mines were unproductive; most of the company.
  8. (en)Prep w dat , from, out of, of, away from, contrary to, by.
  9. (en)Denoting that by which a person or thing is actuated or impelled; also, the source of a purpose or action; as, they went of their own will; no body can move of itself; he did it of necessity.
  10. (en)Optional Form Source: US EPA.

measurement

  1. Ölçüm
  2. Ölçme
  3. Ölçü

Türetilmiş Kelimeler (bis)

uncertaintyuncertainty factoruncertainty principleuncertainty principle belisizlik ilkesiuncertainuncertain eventuncertainityuncertainlyuncertainnessofof a certain ageof a certain lengthof a certain qualityof a collapseof a deviceof a good familyof a hogof a kindof a moment agooo henryo ağır yaralıo anda söylemeko anda uydurmak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın