tutuklanmış ne demek?

  1. (en)Busted

busted

  1. Bozulmak, bozmak; becerememek, sona ermek; vurmak, iflas etmek, iflas ettirmek; tartışmak, kırmak, patlatmak, tutuklamak; rütbe indirmek
  2. Tutuklanmış.

tutuklanmış su

  1. Bir katıda, kimyasal kuvvetlerden ziyade fiziksel kuvvetlerle tutulan su.

tutuklanma

  1. Tutuklanmak işi

Türetilmiş Kelimeler (bis)

tutuklanmış sututuklanmatutuklanmaktutuklanmamaktutuklanış
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın