travesty of justice ne demek?
- Adaletsizlik
adaletsizlik
- Adaletsizce davranış
- Haksızlık
- Adalete aykırı olma durumu.
- Adalet noksanlığı.
- Inequity.
- Unjust act.
- Iniquity.
- Travesty of justice.
- Unfairness.
- Injustice.
travesty
- Gülünç etmek maksadı ile taklit etmek
- Hicvetmek
- Gülünç surette taklit veya tebdil, alay, hiciv, karikatür
- Komik taklidini yapmak, gülünç duruma düşürmek, hicvetmek
travesti
- Kadın kılığına girip para karşılığı seks yapan erkek.
- Özü değiştirmeden biçimini değiştirip gülünç yapan yazın türü. Bunun için çoğu kez tanınmış konular ele alınmıştır; örnekler, çokça güldürür. Örn. Nestroy komedyalarında Richard Wagner'in operaları,travestileri. bk. gülünçleme.
- Transvestite.
- Travesty.
- In drag.
- Drag party.
- Drag queen.
of
- Sıkıntı, bezginlik, usanç, acı, yorgunluk vb. duyguları belirten bir söz
- Ugh!.
- In a general sense, from, or out from; proceeding from; belonging to; relating to; concerning; used in a variety of applications; as: Denoting that from which anything proceeds; indicating origin, source, descent, and the like; as, he is of a race of kings; he is of noble blood.
- Denoting possession or ownership, or the relation of subject to attribute; as, the apartment of the consul: the power of the king; a man of courage; the gate of heaven.
- Denoting the material of which anything is composed, or that which it contains; as, a throne of gold; a sword of steel; a wreath of mist; a cup of water.
- Oil filters.
- Denoting part of an aggregate or whole; belonging to a number or quantity mentioned; out of; from amongst; as, of this little he had some to spare; some of the mines were unproductive; most of the company.
- Prep w dat , from, out of, of, away from, contrary to, by.
- Denoting that by which a person or thing is actuated or impelled; also, the source of a purpose or action; as, they went of their own will; no body can move of itself; he did it of necessity.
- Optional Form Source: US EPA.
justice
- Yargıç
- Dürüstlük
- Yargı
- Adalet, hak
- Hakkaniyet, doğruluk
- Hakim