transmigration of the soul ne demek?
- Ruh göçü
ruh
- Dinlerin ve ruhçu felsefelerin insanda vücuttan ayrı bir varlık olarak kabul ettiği öz, tin.
- En önemli nokta, öz
- Esans
- Hayalet, görünmeyecek kadar zayıf kimse
- Canlılık, duygu
- Bedeni etkin kılan canlılık ilkesi, bedenin hayat gücü.
- Insanın maddi olmayan(görünmeyen) tarafı veya özü
- Bk. tin
- Yanak, yüz, çehre.
- Dinlerin ve birtakım ikici felsefe öğretilerinin bedenden ayrı ve ölümsüz bir yaşamı olduğunu ileri sürdükleri varlık.
transmigration
- Vücutta bir yerden diğer yere göç etme durumu
- Bkz. transmigrasyon
- Göç, geçme (ruh)
- Hicret
- Ruh göçü, ruh sıçraması
transmigrate
- Bir memleketten başka bir memlekete göç etmek, hicret etmek; tenasüh etmek, slçramak, göçmek
- Göçmek, göç etmek, geçmek (ruh), başka yere yerleşmek
of
- Sıkıntı, bezginlik, usanç, acı, yorgunluk vb. duyguları belirten bir söz
- Ugh!.
- In a general sense, from, or out from; proceeding from; belonging to; relating to; concerning; used in a variety of applications; as: Denoting that from which anything proceeds; indicating origin, source, descent, and the like; as, he is of a race of kings; he is of noble blood.
- Denoting possession or ownership, or the relation of subject to attribute; as, the apartment of the consul: the power of the king; a man of courage; the gate of heaven.
- Denoting the material of which anything is composed, or that which it contains; as, a throne of gold; a sword of steel; a wreath of mist; a cup of water.
- Oil filters.
- Denoting part of an aggregate or whole; belonging to a number or quantity mentioned; out of; from amongst; as, of this little he had some to spare; some of the mines were unproductive; most of the company.
- Prep w dat , from, out of, of, away from, contrary to, by.
- Denoting that by which a person or thing is actuated or impelled; also, the source of a purpose or action; as, they went of their own will; no body can move of itself; he did it of necessity.
- Optional Form Source: US EPA.
the
- Belirli durumlarda isimden önce kullanılır
- O (tarif edatı, harfi tarif, belirtme sıfatı)
- Ne kadar, o kadar (mukayese sıfatlarından evvel)