topuk ne demek?
- Ayağın yuvarlakça olan alt bölümü
Topuklarına kadar uzun saçları vardı.
M. Ş. Esendal - Ökçe
Sıska kız, alışık olmadığı yüksek topuklarla yürümeye çalışıyordu.
Ç. Altan - Belli bir amaçla kazılmaksızın asıl yerinde bırakılan kömür bloku veya cevher kütlesi.
- Ayağın art bölgesi.
- Ankle.
- Self.
- Bank.
- Shoal.
- Overfall.
- Heel.
- Talon
- Talon
topuk burun
- Her adımda, önce topuğu sonra ayak ucunu yere değdirme kuralına bağlı olarak koşma kuşkusu uyandırmayan yürüyüş yöntemi.
- Heel-and-toe.
topuk çalmak
- Yürürken ayakları birbirine çarpmak.