toplaşmak ne demek?
- Toplanmak
Erkeklerde merak daha fazlaydı.-Acep ne biçim karıymış ki bu ... diye toplaştıkları dere boyunda konuşurlar.
R. H. Karay - Top durumuna gelmek.
- To gather together.
- To mass.
- Cluster around.
- Flock together.
- Get together.
toplanmak
- Toplama işine konu olmak.
- Toplantı yapmak.
- Kendine çekidüzen vermek.
- Şişmanlamak
- Get together.
- Club together.
- Band together.
- Club.
- Meet.
- Group.
toplaşma
- Toplaşmak işi.
toplaşık
- Bir araya getirilmiş, toplu hâle getirilmiş.
- Toplaştırma işleminden geçmiş olan.