tol ne demek?
- Taş kemer veya taş kemerlerle yapılmış ev, oda, kapı vb. şey.
- Yayla veya bahçe kulübesi.
- Küçük köy
Bu demir yolu, bu yana gidersen derenin boyuna alır, iner Kara Hasan toluna.
M. Ş. Esendal - To take away.
- See Toll.
- Tolerance.
- Tape On Label.
- Tailored Outfitting List.
- Character run by Alana Sealy.
tola
- Korkusuz.
- Dolu, boş olmayan.
- Keyif, neşe.
- Güçlü
- Hindistan'da 11,5 gramlık bir ağırlık birimi
tolak
- Çift sürerken çiftçilerin ayaklarına doladıkları 20 X 100 cm. ölçeğindeki yün sargı. (Celiptaş *Yalvaç -Isparta)