tokatlamak ne demek?
- Tokat atmak
Adamı tokatlasalar ... daha fazla bir şey yapmış sayılmazlardı.
T. Buğra - Bir kimseyi dolandırmak, hile yoluyla parasını almak.
Trick out of.
Slap.
Smack.
Cuff.
Sock.
Swindle.
Swipe.
Buffet.
To slap.
To smack.
To cuff.
To buffet.
To swindle.
Plaster.
tokat
- İnsana el içi ile vuruş, şamar, beşkardeş.
- Hayvan ağılı
- Tarla, bahçe veya mandıra kapısı.
- Bas gitarda, genellikle çekiçleme, salma ve kaydırma eşliğinde icra edilen, telleri tınlatan elin baş parmak ekleminin yanıyla bir tele hızlıca vurulması ve çoğunlukla bu hareketin ardından patlatma uygulanması yöntemi.
- Kaleiçi, siper, barikat.
- Ahır, ağıl.
- Hlk. Üstü açık, etrafı çitle çevrili hayvan barınağı.
- Kale içi, siper, ahır, ağıl. El içi gibi yer.
Slap.
Slap in the face.
tokatlama
- Tokatlamak işi.
tokatlamamak
(neg. form of tokatlamak) slap, smack, box, cuff, sock, swindle, swipe.