thorough going ne demek?
- Köklü
köklü
- Kökü olan.
- Kökleşmiş, iyi yerleşmiş, kalıcı olan, esaslı.
- Soylu, soyu sopu belli, iyi tanınan.
- Rooted.
- Deep-rooted.
- Deep-seated.
- Deepseated.
- Essential.
- Ineradicable.
- Inveterate.
thorough check
- Eksiksiz kontrol
- Yoğun araştırma
- Dikkatli kontrol
- Baştan ayağa kontrol
thorough cleaning
- Kusursuz temizlik, derinlemesine temizlik, tam anlamıyla temizlik, dezenfekte etme, temizleme, parlatma
going
- ), (s.), (f.) gidiş, ayrılış
- Yolların durumu
- Mevcut olan
- Hareket eden
- Işleyen
- Gelecek zamanı belirten yardımcı fiil: I am going to do this
- Gidiş, gitme, yol durumu, tempo, gidişat
Türetilmiş Kelimeler (bis)
thorough checkthorough cleaningthorough examinationthorough investigationthorough knowledgethoroughthorough personthorough searchthorough typethorough workthorothoromboembolismthoronthorthoracalthoracal examination areathoracalgiathoracectomygoinggoing along withgoing and cominggoing aroundgoing backgoing backwardsgoing bail forgoing beyondgoing concerngoing converngoidelic