tevakkuf ne demek?
Kökeni: Arapça
- Durma, duraklama, eğleşme.
Geminin altı saat tevakkufundan istifade ile bu şehrin içeri taraflarını araba ile gezdi.
A. H. Müftüoğlu - Bağlı olma, ilgili olma.
- Bk. duraklama aşaması
- Durma. Eğlenip kalma. Duraklama.
duraklama aşaması
- Bir sesin boğumlanması sırasında, hazırlık aşaması ile çözülme aşaması arasında kalan ve boğumlanmayı gerçekleştiren aşama.
Retention.
Tenue
tevakkuf etmek
- Durmak, eğleşmek, eğlenmek.
tevakkuf mahalli
- Durak.