teftiş ne demek?
- Denetim
Bizde on beş yıldır teftiş görmemiş daireler var.
M. Ş. Esendal - Denetim. ~ etmek: denetlemek. ~ makamı:denetim katı, orunu.
- Kontrol etmek. İşlerin alakalı vazifeliler tarafından ele alınıp iyi ve tamam yapılmasına çalışmak.
- Bk. denetim
Audit.
Visitorial.
Visitatorial.
Inspection.
Examination.
Investigation.
Visitation.
Inspectorship.
Review.
Revisal.
Supervision.
Survey.
Visit.
Inquiry.
Control.
Check.
Search.
Surveillance.
Tour of inspection.
denetim
- Deneysel araştırmaların sonuçlarının istatiksel yöntemlerle doğrulanması
- Denetleme
- Denetlik yardımıyla görüntünün ya da sesin niteliğini izleme işi.
- Bk. denetleme
- Eğitim ve öğretim çalışmalarının yürürlükteki yasa, tüzük, yönetmelik ve genelgelere göre yapılıp yapılmadığının incelenmesi, yoklanması ve soruşturulması işi.
Inspection.
Check.
Test.
Audit.
Review.
denetim
- Deneysel araştırmaların sonuçlarının istatiksel yöntemlerle doğrulanması
- Denetleme
- Denetlik yardımıyla görüntünün ya da sesin niteliğini izleme işi.
- Bk. denetleme
- Eğitim ve öğretim çalışmalarının yürürlükteki yasa, tüzük, yönetmelik ve genelgelere göre yapılıp yapılmadığının incelenmesi, yoklanması ve soruşturulması işi.
Inspection.
Check.
Test.
Audit.
Review.
teftiş defteri
- Bk. denetleme yazılığı
teftiş etmek
- Denetlemek. Bir görevin yolunda yürütülüp yürütülmediğini araştırmak, kontrol etmek.
Inspect, visit, review.