teas ne demek?
- Sürçüp yüzü üstüne düşmek.
tease
- Kızdırmak, eziyet etmek, rahat vermemek, tedirgin etmek
- Durmadan rica etmek
- Takılmak
- Önce yüz verip sonra sırt çevirmek
- Ditmek, yün taramak, didiklemek, mıncıklamak
- (saç) kabartmak
- Mikroskopla muayene için liflere ayırmak
- Takılmayı seven kimse
- Takılma
- Canını sıkma
tease apart
- Liflerine ayir