tazelemek ne demek?

  1. Yenisiyle veya tazesiyle değiştirmek

    Barmenle yardımcısı boşalan kadehleri tazeliyorlardı.

    Ç. Altan
  2. Bazı yiyecekleri, bayatlamışken kaynatıp taze duruma getirmek.
  3. Bir işi bir daha yapmak, tekrarlamak

    Hoca bir kere daha tazeleyince harıl harıl yazmaya koyuldu.

    H. Taner
  4. Bozulduğu düşünülen bir bağ veya inancı yeniden oluşturmak

    İmam Efendi abdest tazeleyecekmiş dediler.

    M. Ş. Esendal
  5. Unutulmuş bir duygu veya bir düşünceyi yeniden canlandırmak

    Rica ederim, bu bahisleri açıp da dert tazeleme!

    R. H. Karay
  6. (en)Freshen.
  7. (en)Freshen up.
  8. (en)Renew.
  9. (en)Refresh.
  10. (en)Renovate.
  11. (en)Brush up.
  12. (en)Recreate.
  13. (en)Rub up.
  14. (en)Top up.
  15. (en)To renew.
  16. (en)To replenish.
  17. (en)To freshen up.
  18. (en)To replace sth old with sth fresh.
  19. (en)Revive.

tazeleme

  1. Tazelemek işi.
  2. Bir açındırma aygıtında kullanılan açındırmacın yerine yenisini koyma.
  3. (en)Replenishment.
  4. (al)Regenerierung, Regeneration, Entwicklerregenerierung
  5. (fr)Régénération

tazeleme devreleri

  1. (en)Refresh circuitry

Türetilmiş Kelimeler (bis)

tazelemetazeleme devreleritazelememektazeletazelendirmek
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın