tavsamak ne demek?
- Bir iş, bir durum vb. gücünü, hızını kaybetmek, yavaşlamak, gevşemek
Sonra sonra ziyaretler seyrekleşti, gitgide büsbütün tavsadı.
H. Taner - To abate.
- To slacken.
- To fall off.
- To become easier.
- Peter out.
- To moderate.
tavsama
- Tavsamak işi
tavsan kürkü
- Lapin