tasarlamak ne demek?
- Bir şeyin nasıl gerçekleşebileceğini düşünmek, zihinde hazırlamak
Oğlan tasarladığı planında muvaffak olamadı.
H. Taner - Bir taşın, bir ağacın kaba bölümlerini, çıkıntılarını almak.
- Design.
- Plan.
- Project.
- Contrive.
- Propose.
- Purpose.
- Think up.
- Think out.
- Architect.
- Blue-print.
- Calculate.
- Cast about.
- Cast around.
- Contemplate.
- Devise.
- Draft.
- Draught.
- Forecast.
- Incubate.
- Mean.
- Meditate.
- Premeditate.
- Ruminate.
- Scheme.
- Skeletoniz.
- Conceive.
- Hatch.
- Intend.
- Schedule.
- To plan.
- To project.
- To design.
- To draft.
- To sketch out.
- To intend.
tasarlama
- Kentler ve kasabalar için düzentasar hazırlama ve uygulama işi.
- Tasarlamak işi
- Kıt kaynaklarla belli ereklere varabilmek için, gereksinmelerin ve kaynakların, uzun dönemler için belli ussal önceliklere uyularak dengelenmesi eylemi.
- Designing.
- Cogitation.
- Contemplation.
- Laying out.
- Premeditation.
- Planning.
- Planification
tasarlama kipleri
- Fiilin olumlu veya olumsuz yöndeki gerçekleşmesini, tasarlanan dilek, istek, şart, gereklilik veya emir kavramları içinde veren kipler: gitse (
- Mood.
- Mode subjonctif