tahavvül ne demek?
- Bir durumdan başka bir duruma geçme, değişme, değişkenlik, dönüşme, dönüşüm
Gençliğin karşısına çıkınca harika bir tahavvülle başı dikildi.
P. Safa - Bk. değişim
- (Hal. den) Birinden diğerine geçmek. Tebdil olunmak, değişmek. Dönmek. Bir halden başka bir hale geçmek.
- Change, transformation.
değişim
- Bir zaman dilimi içindeki değişikliklerin bütünü.
- Yeni döllerin atalarına tıpatıp benzememesini sağlayan özelliklerin tümü, varyasyon.
- Rüzgârın yön değiştirmesi.
- Üretilen malların başka mallar veya para karşılığı değiştirilmesi.
- Bir niceliğin birbirinden ayrı değerler alması veya böyle iki değer arasındaki ayrım.
- Bir ekin ünlü uyumlarına ya da ünsüz benzeşmelerine göre türlü biçimlere girmesi: İyelik eki -i vedeğişimleri -ı, -ü, -u; çıkma durumu eki -den vedeğişimleri -dan, -ten, -tan vb.
- Mal, hizmet ve üretim faktörlerinin iktisadi karar birimleri arasında el değiştirmesi.
- Bir niceliğin değerinin, artışı ya da azalışı.
- Kitaplıkların fazla gereçlerini birbiriyle değiştirme işlemi.
- Varyasyon.
tahavvül emsali
- Bk. değişkenlik katsayısı
tahavvül etmek
- Değişmek, dönüşmek.
- To change, to turn into.