tacir ne demek?
- Ticaretle uğraşan kimse, tüccar
İhtiyar tacir kâtibine bir şeyler yazdırtıyordu.
H. R. Gürpınar - Satman, satkan, tecimen.
- Bk. yapımcı
- ticareti meslek edinmiş olan
- Ticareti meslek edinmiş olan kimse.
- Ticaret yapan, ticaretle uğraşan.
- Merchant.
- Trader.
- Commercant.
- Dealer.
- Monger.
- Tradesman.
yapımcı
- Bir şeyin yapılmasında, ortaya konulmasında, gerçekleştirilmesinde emeği geçen kimse veya kuruluş.
- Bir filmin çevrilişiyle ilgili bütün yönetim işlerini üzerine alan, sermayesini veren kimse, prodüktör.
- Radyo, sinema programları düzenlemekle görevli kimse, programcı.
- Tecimsel oyunların gerçekleştirilmesinde anaparayı koyan ve bütün yönetim işlerini yüklenen kişi.
- Bir filmin çevrilişi ve işletilmesiyle ilgili tüm yönetimsel ve parasal işlevi üstlenen, filmin anaparasını sağlayan kimse
- Bir yapımevinin başkanı, yöneticisi; sinemayapımcısı. TV
- Bir ya da birden çok izlencenin ana konusunu bulan; izlencenin hazırlanması, gerçekleştirilmesi çalışmalarını yönetmenle ya da tek başına yürüten kimse; televizyonyapımcısı, izlenceci. (Sinemayapımcısından değişik olarak televizyonyapımcısı, yapımın sanat yönünü de gözetir ve genellikle izlenceye bir kişilik, deyiş kazandırmakta payı olur).
- Producer, film producer,.
- Producer, television producer.
- Maker.
tacir tüccar
- Merchant
tacire
- (bkz. tacir)
- (ar.) ka. - (bkz. tacir).