tablo ne demek?
- Bez, tahta, kâğıt vb. maddeler üzerine yapılmış yağlı boya, sulu boya, pastel veya kara kalem resim
Bu tablolardan biri gölge oyunu hâlinde karikatürize edilmiştir.
H. Taner - Birbiriyle olan ilgilerine göre düzenlenerek yazılmış şeylerin hepsi.
- Yaşanan, var olan olay ve olguların hepsinin genel görünüşü, manzara
Talebelik günlerimizden bazı tabloları çizmeye çalışacağım.
H. F. Ozansoy - Bir perdenin dekor değişikliğiyle belirlenen alt bölümü.
- Durum
- Bir sahne yapıtındaki ana bölümlerin iç kesimi. ,
- Bk. görüntülük
- Bk. çizelge
- Painting.
- Picture.
- Chart.
- Scene.
- Table.
- View.
- Schedule.
- Panorama.
- Panel.
- Switchboard.
- Panelboard.
- Dashboard.
- Slab.
- Instrument board.
- Tablature.
- Form.
- Tableau.
- Tableau
görüntülük
- Ekran.
- Göstericinin, üzerine görüntüleri yansıttığı, filmin izlenmesini sağlayan, çeşitli dokuda, beyaz, gerilmiş yüzey
- (Mecaz olarak) Sinema. TV
- Almaç ışıtacının dışarıya bakan, üzerinde görüntüler izlenen, iç çeperi ışınır özdekle sıvalı, dikdörtgen biçimindeki bölümü.
- Screen, projection screen, theatre (ABD: theater) screen,.
- Television screen.
- Screen.
- 1-2. Bildwand, Projektionswand, Leinwand, Filmleinwand, Schirm, Projektionsschirm, 3. Bildschirm, Fernsehbildschirm, Fernsehschirm
- 1-2. écran (de cinéma, de projection), 3. écran (de télévision)
tablo al
- Import table
tablo biçimlendir
- Format table