tırpan ne demek?
- Uzun bir sapın ucuna tutturulan, ot, ekin vb. biçmeye yarayan, hafifçe kıvrık, uzun çelik bıçak
Ot orağından dönen birkaç köylü, omuzlarında uzun tırpanlarıyla geçiyorlardı.
M. Ş. Esendal - Karşı güreşçinin ayak bileklerine ayaktayken hızla ayak vurma ve onu yere devirme.
- Karşı güreşçinin ayak bileklerine hızla ayak vurma.
- Scythe.
tırpan atmak
- Bir topluluğu yok etmek, kırıp geçirmek.
tırpan dişemek
- Körleşen tırpan ağzını keskinleştirmek amaciyle, onu bir süre güneşte bıraktıktan sonra, örs üzerinde çekiçle dövmek. (-Amasya)