swinging ne demek?
- Sallama, sallanma, salınım
- Canlı, çekici
- Paylaşan.
swinging door
- Çarpma kapı.
swing
- Salına salına yürümek
- Çabuk ol!, defol!, hızlan!, yaylan!
- Sallanmak, salıncakta sallanmak
- Eksen veya reze üzerinde dönmek
- Salınarak ilerlemek (asker yürüyüşü)
- Yalpalamak, sendelemek
- Savurmak, yumruk savurmak