swarming ne demek?
- Kaynaşma
kaynaşma
- Kaynaşmak işi
- Kalabalığın çok olduğu bir yerde kıpırdanma, hareketlilik.
- Huzursuzluk
- Ayrı hecelerdeki iki ünlünün bir tek ünlüde veya birden çok hecedeki seslerin tek hecede toplanması olayı. Bu olay daha çok kelime birleşmelerinde görülür: gidemedim (< kēt-e umadum), sekiz on > seksen, dokuz on > doksan, cumartesi (< cuma ertesi), niçin (< ne için), neyse (< ne ise), her neyse (< her ne ise), nasıl (< ne asıl), neylersin (< ne eylersin), ayol (< ay oğul), güllaç (< güllü aş), sütlaç (< sütlü aş), yirmi (< yigirmi), doğurmak > dBormak, yapurgak > yaprak, geleceğim > gelcem vb.
- Bk. birleşme
- Contraction.
- Fusion.
- Agitation.
- Surge.
- Joining together.
swarm
- Arı veya böcek oğlu
- Hareket halindeki böcek sürüsü
- Küme, sürü, yığın
- Ana kovanından ayrılıp başka yere gitmek, oğul vermek
- Sürü halinde toplanmak
- Kaynaşmak.
- Kovanı terketmek, oğul vermek, toplanmak, yığılmak, üşüşmek, kaynamak, dolup taşmak, cirit atmak, den geçilmemek, kol va bacaklarını sararak tırmanmak, sarılarak tırmanmak, tırmanmak (tutunarak)
- Ip veya ağaca tırmanmak.
swarm of bees
- Oğul