supply and demand ne demek?
- Arz ve talep
arz
- Sunma.
- Yüksek bir makama anlatma, bildirme.
- En, genişlik.
- Yer, yeryüzü.
- Bk. yeryuvarı
- (Erz) Yeryüzü, toprak, zemin, dünya.
- Presentation.
- Demonstration.
- Submission.
- Offer.
supply
- Başkasının yerine bakan, vekil
- Esnek olarak, kendini duruma uydurarak
- Sağlamak, tedarik etmek, temin etmek
- İhtiyacı karşılamak
- Tatmin etmek
- Telafi etmek, yerini doldurmak
- Bir makamı işgal etmek
- Tedarik, teçhiz
- Mevcut
- Karşılayan, sağlayan, tedarik eden
supply a want
- İsteği yerine getirmek
- İsteği karşılamak
and
- Yemin içmek, yemin etmek.
- (İngilizce) ve, ile, de
- (bağlaç) ve, de, ile
demand
- İcbar etmek
- İstemek, talep etmek
- Hak iddia etmek
- Emretmek, ısrar etmek
- Sormak, zorla istemek
- Muhtaç olmak
- Mahkemeye celbetmek
- Talep, istek
- İhtiyaç
- Sormak
Türetilmiş Kelimeler (bis)
supplysupply a wantsupply basesupply curvesupply depotsupply economysupply elasticitysupply functionsupply linessupply of goodssupplantsupplant bysupplantingsupplesupplementandand a bitand a halfand a lot moreand alsoand b printingand b windingand connectiveand d speedand dağlarıanan abbreviated signaturean abbreviation of carabineran abbreviation of kilograman absolute must