subordinate ne demek?

  1. Ast
  2. İkinci dereceye koymak
  3. Desteklemek, bağlamak, emrine vermek
  4. To (bir şeyi) (başka bir şeyin) hakimiyetine sokmak

    She subordinated her passion to her reason: Tutkusunu yenerek aklının dediklerine göre hareket etti.

  5. Aşağı alt, küçük, ikincil
  6. Tabi
  7. (birini/bir şeyi) (başkasından) daha önemli saymak. (birini) (başkasının) emri altına koymak.
  8. -den aşağı kalan; -den sonra gelen; (başka bir şeye göre) daha az önemli olan; başkasının emrinde olan başkasının emrinde olan kimse.
  9. Birinin emri altına koymak
  10. Tabi kılmak

ast

  1. Alt.
  2. Birinin buyruğu altında olan görevli, madun.
  3. Birine göre alt aşamada olan kimse.
  4. Rütbe veya kıdemce küçük olan asker.
  5. Aspartat transaminaz.
  6. (en)Aspartate transaminase.
  7. (en)Junior.
  8. (en)Subaltern.
  9. (en)Inferior.
  10. (en)Subordinate.

subordinate clause

  1. Dilb. yancümle.

subordinate partition of unity

  1. Birimin bağımlı parçalanması

Türetilmiş Kelimeler (bis)

subordinate clausesubordinate partition of unitysubordinate referencesubordinatedsubordinationsubordinasyon
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın