stumpy ne demek?
- Kütüklerle dolu
- Kısa, bodur, tıknaz
- Güdük, bodur, kısa
stump
- Seçim propagandası yapmak
- Topallayarak yürümek
- Meşin kalemle çizmek
- Krikette hedefi vurarak oyun dışı etmek
- Çotuk, kütük
- Kesilen uzvun geri kalan parçası, kök
- Ezmek, kafa tutmak, meydan okumak
- Sorularıyla şaşırtmak, afallatmak
stump out
- Krikette hedefi vurarak oyun dışı etmek