stores ne demek?

  1. Levazım, erzak, kumanya, bolluk, hazine

store

  1. İçermek, ardiyeye koymak
  2. Mağaza, dükkan
  3. Biriktirilmiş şey, stok
  4. Hazne, ambar
  5. Hafızaya almak, akılda tutmak
  6. Yüklemek, depolamak, doldurmak

store and forward

  1. Sakla ve ilet kipi
  2. sakla ve ilet kipi

Türetilmiş Kelimeler (bis)

storestore and forwardstore cattlestore dresserstore housestorstor kapakstor kapaklıstorablestoragestostoastoacıstoacı etikstoacılık
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın