spillway ne demek?
- Sıvı akma yolu
- Taşma savağı.
sıvı
- Bulunduğu kabın biçimini alabilen ve üstü yatay bir düzlem durumuna gelebilen akışkan cisim, mayi.
- Özdeğin su, yağ gibi, bulunduğu kalbin biçimini alan az sıkışabilir akışkan hali.
- Özdeğin su, yağ gibi, bulunduğu kalbin biçimini alan az sıkışabilir akışkan hali.
- Moleküllerin bir birlerine göre devinim yapabildikleri, ancak tektürel yapışma kuvvetleri etkisiyle değişmeyen oylumu bulunduğu kabın biçimiyle sınırlanmış, özgün nitelikleri olan evre.
- Liquid.
- Fluid.
- Soft.
- Water.
- Flüssig, Flüssigkeit
- Liquide
spill
- (ed veya spilt) dökmek saçmak
- Düşürmek
- Düşmek
- Yelkeni boşaltmak
- Dökme
- Düşüş düşme, yuvarlanma (at veya arabadan)
- Dökülen şey
- Denize dökülen petrol
- Lamba yakmaya mahsus kâğıt veya tahta parçası
- Tahta tıkaç, fıçı musluğu.
spill blood
- Kan dökmek