soaker ne demek?
- Sağanak
- Islatan şey
- Islatıcı yağmur.
sağanak
- Birdenbire başlayan, genellikle kısa süren şiddetli yağmur
- Kısa süreli, çok yeğin ve iri taneli yağmur.
- Drench.
- Shower.
- Heavy shower.
- Rainfall.
- Downpour.
- Squall.
- Down pour.
- Flurry.
soakers
- Yünden yapılmış ve ıslaklığı çeken kısa bebek pantolonu.
soaked
- Sıvı ile doyurulmuş
- Sarhoş, çakırkeyif, kafası dumanlı (Argo)
- Islatılmış
- Islanmak, sırılsıklam olmak, banmak, ıslatmak, suya sokmak, demlemek (çay), emmek, çekmek, çok içmek, sarhoş olmak, kazıklamak, yumruk atmak