sinmek ne demek?

  1. Kendini göstermemek için büzülmek, saklanmak, pusmak

    Salonda bulunan yirmiyi aşkın insan ürkmüş, sinmişti.

    T. Buğra
  2. Korku, yılgınlık vb. sebeplerle konuşmamak, hareket etmemek veya tepki göstermemek

    Artık Emine'nin takdirine, maskaralıklarına mukabele etmiyor, bir köşeye siniyor, düşünüyordu.

    Halide Edip Adıvar
  3. Hiç çıkmayacak veya güç çıkacak biçimde işlemek, nüfuz etmek.
  4. Huy, alışkanlık vb. iyice yerleşmek

    Doktorun bütün ömrüne sinecek bir çirkin dedikodu başlayacak.

    M. Ş. Esendal
  5. (en)Crouch.
  6. (en)Shrink.
  7. (en)To crouch down.
  8. (en)To be hidden.
  9. (en)To be humiliated.
  10. (en)To pervade.
  11. (en)To permeate.
  12. (en)To cower.
  13. (en)To cringe.
  14. (en)To crouch down (in order not to be seen.
  15. (en)To be cowed.
  16. (en)Cringe.
  17. (en)Quail.
  18. (en)Cower.

sinme

  1. Sinmek işi.
  2. (en)Pervasion.

sinmemek

  1. (en)(neg. form of sinmek) keep down, crouch, cringe, duck, permeate, pervade.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

sinmesinmemeksinsin against the holy ghostsin diyesin ehramısin fonksiyonu
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın