sinirlenmek ne demek?

  1. Duygu ve davranışlarını denetleyemeyecek duruma gelmek, öfkelenmek, köpürmek, feveran etmek

    Elindeki mendili didikleyerek dudaklarını ısırarak yürüyor, gittikçe sinirleniyordu.

    P. Safa
  2. (en)Go off at half-cock.
  3. (en)Blow one's stack.
  4. (en)Get angry.
  5. (en)Be riled at.
  6. (en)Become angry.
  7. (en)Lose one's temper.
  8. (en)Flame up.
  9. (en)Get hot.
  10. (en)Bridle up.
  11. (en)Bristle up.
  12. (en)Flap.
  13. (en)Flare.
  14. (en)Flare out.
  15. (en)Grow hot.
  16. (en)Jitter.
  17. (en)Cut up rough.
  18. (en)Be steamed up.
  19. (en)Get the willies.
  20. (en)Worry.
  21. (en)To get nervous.
  22. (en)Be irritated.
  23. (en)To be/get annoyed/irritated.
  24. (en)To be cross.
  25. (en)To get tense and irritable.
  26. (en)To get in a state.

sinirlenme

  1. Sinirlenmek işi.
  2. (en)Vexation.
  3. (en)Discomposure.
  4. (en)Irritation.

sinirlenmemek

  1. (en)(neg. form of sinirlenmek) get angry, be riled at, become angry, lose one's temper, flame up, get hot, bridle up, bristle up, flap, flare, flare out, grow hot, jitter, cut up rough, be steamed up, get the willies, worry.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

sinirlenmesinirlenmemeksinirlenmeyinsinirlensinirlendirsinirlendirensinirlendiren seysinirlendiricisinirle donatmasinirle söylemeksinirlemesinirlemek
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın