sima ne demek?
Kökeni: Arapça
- Yüz.
Beni bu sima altında tanımazsın.
H. C. Yalçın - Kimse, insan.
- Beniz.
- İşitmek.
- Tip.
- Beniz.
- Dinlemek, kulak vermek.
Face.
Cast of features.
Visage.
Front.
Features.
Personage.
Sima.
Cyma.
Figure.
Person.
Complexion.
Countenance.
Rock that form the continuous lower layer of the earth's crust; rich in silicon and magnesium.
sima kaydı
- Yazmalarda, kitabı kopya eden kişinin yazdıklarını, kitabın asıl yazarına okuduğunu ve yazarın bunu dinlediğini kanıtlamak amacıyle yazmaya konulan kayıt.
sima olarak
By sight.