sevmek ne demek?
- Sevgi ve bağlılık duymak
Çok az lakırtı söylediği için, sevdiği arkadaşları bile kendisini iyice anlayamamışlardı.
Ö. Seyfettin - Birine sevgiyle bağlanmak, gönül vermek
Ne kadınlar sevdim zaten yoktular / Böyle bir sevmek görülmemiştir.
A. İlhan - Çok hoşlanmak
Bazıları entari üstüne kürk giymeyi daha çok severlerdi.
R. H. Karay - Okşamak.
- Yerini, şartlarını uygun bulmak.
Be sweet on smb.
Love.
Like.
Enjoy.
Caress.
Be fond of.
Fondle.
Affect.
Care.
Dandle.
Fancy.
Cherish.
To love.
To like.
To fondle.
To caress.
To sherish.
To enjoy.
To fancy.
Embrace.
To care for.
sevme
- Sevmek işi.
Tooth.
Affection.
Loving.
Caress.
Liking.
sevmele
- Leğen.