ses açısından ne demek?
- Phonetically.
ses
- Kulağın duyabildiği titreşim, seda, ün
- Ciğerlerden gelen havanın ses yolunda yaptığı titreşim
- Duygu ve düşünce
- Herhangi bir davranış, tutum karşısında uyanan ruhsal tepki.
- Aralarında uyum bulunan titreşimler.
- (Derleme.. fonem,ses unsuru,seslik, ün) Kulağın duyabildiği titreşim.
- İşitme duyusunu, uyaran dalga; bu tür dalgaların beynin işitme özeğini etkilemesi.
- Titreşimli bir kaynaktan çıkan, belirli bir ortamda uzunlamasına dalgalar biçiminde yayılan basıncın etkisiyle kulağın algıladığı duyu.
- Sound, phonem.
- Speech.
ses resim taşıyıcı aralığı
- Belli bir olukta, ses taşıyıcı dalga ile resim taşıyıcı dalganın yinelenimleri arasındaki başkalık.
- Sound carrier relative to vision carrier.
- Frequenzabstand zwischen Bild- und Tonträgerfrequenz
- Écart entre porteuse son et porteuse vision
açısından
- Pain; ache, hurt, sting, gnawing, suffering, worry, heartbreak, sorrow, grief, misery, affliction, anguish, distress, pang.