served his sentence ne demek?
- Cezasını çekmiş, cezasını tamamlamış
served
- Teklif edilmiş
- Hazırlanmış
- Sunulmuş
- Hizmet etmek, servis yapmak, yerine getirmek, görev yapmak, hizmet vermek, hapis yatmak, yaramak, yararı dokunmak, kulluk etmek, müşteriye bakmak, servis atışı yapmak
served as a catalyst
- Bir şeyi hızlandırmış
- Teşvik etmiş
- Katalizör olarak hizmet etmiş
his
- Duygu
- Duyu.
- Sezgi, sezme.
- Bk.Histidin
- Bk. duygu
- Feeling.
- Emotion.
- Sense.
- Sensation.
- Feel.
sentence
- Cümle, tümce
- Mahkum etmek, hakkında hüküm vermek
- Ceza vermek, hüküm giydirmek
- İlam, karar, hüküm
Türetilmiş Kelimeler (bis)
servedserved as a catalystserved as a modelserved as a rubber stampserved his internshipserved in the armyserved out his sentenceserved prison sentenceserveserve a person with the same sauceserve a sentenceserve a summons onserve a trickservservaservaktservalservanhishis ahlakıhis bark is worse thanhis bark is worse than his bitehis bark is worse than his bite.his blood is up.his bundlehis cihazlarıhis days are numberedHis demetihihi althi can i help youhi fihi how are you