sequence of prime numbers ne demek?

  1. Asal sayılar dizisi

asal

  1. Osmanlıca'da yazılışı: a'sal.
  2. Esasla ilgili, asıl ve temel olanla ilgili, esasi.
  3. Başlıca, esaslı, temel.
  4. Temel kök, ahlak.
  5. Bilmece.
  6. İkindi ve akşam arası manasına, öğleden geceye kadar olan müddet.
  7. Dişinin ucu eğri olan.
  8. (en)Basic.
  9. (en)Fundamental.
  10. (en)Prime.

sequence

  1. Ardışıklık
  2. Ardıllık, bir birini izleme
  3. Sıra, düzen
  4. Seri
  5. Sonuç, etki
  6. Ardıllık, artardalık.

sequence check

  1. Sıra denetimi

of

  1. Sıkıntı, bezginlik, usanç, acı, yorgunluk vb. duyguları belirten bir söz
  2. (en)Ugh!.
  3. (en)In a general sense, from, or out from; proceeding from; belonging to; relating to; concerning; used in a variety of applications; as: Denoting that from which anything proceeds; indicating origin, source, descent, and the like; as, he is of a race of kings; he is of noble blood.
  4. (en)Denoting possession or ownership, or the relation of subject to attribute; as, the apartment of the consul: the power of the king; a man of courage; the gate of heaven.
  5. (en)Denoting the material of which anything is composed, or that which it contains; as, a throne of gold; a sword of steel; a wreath of mist; a cup of water.
  6. (en)Oil filters.
  7. (en)Denoting part of an aggregate or whole; belonging to a number or quantity mentioned; out of; from amongst; as, of this little he had some to spare; some of the mines were unproductive; most of the company.
  8. (en)Prep w dat , from, out of, of, away from, contrary to, by.
  9. (en)Denoting that by which a person or thing is actuated or impelled; also, the source of a purpose or action; as, they went of their own will; no body can move of itself; he did it of necessity.
  10. (en)Optional Form Source: US EPA.

prime

  1. Birine) nasıl cevap vermesi gerektiğini önceden söylemek; (tanığa) ne söyleyeceğini öğretmek.
  2. Önemli; başlıca.
  3. Kullanıma hazırlamak
  4. Top veya tüfeğe ağızotu koymak
  5. (boya) astar vurmak
  6. Talimat vermek, ne söyleyeceğini öğretmek (şahit)
  7. Asıl, asli
  8. Içki içirip sarhoş etmek
  9. Hayatın olgunluk devri
  10. (birinin/bir şeyin) en güzel/parlak dönemi; (birinin) en verimli/başarılı dönemi; (birinin) formunun zirvesinde olduğu dönem.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

sequencesequence checksequence effectsequence numbersequence of eventssequence of tensessequence or continuationsequence spacesequencedsequenced signalssequelsequelasequelaesequelchsequaciousofof a certain ageof a certain lengthof a certain qualityof a collapseof a deviceof a good familyof a hogof a kindof a moment agooo henryo ağır yaralıo anda söylemeko anda uydurmak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın