savunmak ne demek?
- Herhangi bir saldırıya karşı koymak, saldırıya karşı korumak, müdafaa etmek.
- Hareket veya düşünceyi söz ve yazı ile doğru, haklı göstermeye çalışmak.
- Yapılan bir suçlamaya veya ithama karşı kendi haklı gösterecek sebepler ileri sürmek.
- Bir kişiyi desteklemek, ona arka çıkmak.
- Futbolda kendi kalesini korumak için oyun süresince bir takım çaba göstermek.
- Müdâfaa etmek.
- Assert.
- Line up with.
- Defend.
- Advocate.
- Protect.
- Stand up for.
- Stick up for.
- Argue.
- Argue for smth.
- Plead.
- Justify.
- Champion.
- Declare oneself.
- Fence.
- Fight.
- Stand up.
- Vindicate.
- Maintain.
- Support.
- To defend.
- To advocate.
- To champion.
- To maintain.
- To stand sb up for sb/sth.
- Apologise.
- Apologize.
- Hold one's own against all comers.
savunma
- Saldırıya karşı koyma, müdafaa
- Bir kişiyi, bir düşünceyi doğru, haklı göstermeyi amaçlayan yazı veya konuşma, savunu, müdafaaname.
- Bir takımın kalesini korumak için gösterdiği çaba, defans.
- Bir takımın kalesini korumak ve gol yememek için oyun süresince çaba göstermesi.
- Defensive.
- Defence.
- Defense.
- Defending.
- Advocacy.
- Hearing.
savunma amaçlı
- Defensive.