sarsılmış ne demek?
- Shaken, shocked, affected, afflicted, doodah: all of a doodah.
sarsılma
- Etkilenme
- Sarsılmak işi.
- Being shaken.
sarsılmak
- Sarsma işine konu olmak.
- Güçsüz durumda kalmak.
- Beklenmedik bir olaydan çok etkilenmek
- Be shaken.
- Shake.
- Shock.
- Careen.
- Be cut up.
- Jerk.
- Jolt.