sarhoş ne demek?
- Alkollü içki veya keyif verici bir madde sebebiyle kendini bilmeyecek durumda olan (kimse), esrik, mest, sermest, başı dumanlı, kafası iyi, kafası dumanlı, kafası kıyak.
- Bir şeyden çok fazla mutluluk duyan.
- Hoşa giden bir etki ile kendinden geçmiş olarak.
- Drunk.
- Intoxicated.
- Drunken.
- Boozed.
- Boozy.
- Stoned.
- Beery.
- Besotted.
- Blind drunk.
- Blotto.
- Bombed.
- Canned.
- Cockeyed.
- Corked.
- Fried.
- Groggy.
- High.
- Under the influence.
- Under the influence of drink.
- Jagged.
- Lit up.
- Loaded.
- Nappy.
- Oiled.
- Well oiled.
- Drunkard.
- Inebriate.
- Inebriated.
- Pickled.
- Pissed.
- Smashed.
- Tight.
- Blind.
- Boozer.
- Tippler.
- Tipsy.
- Half- seas over.
- Helpless.
- Honkers.
- Intoxicated person.
- Knocked out.
- Laid out.
- Legless.
- The worse for liquor.
- Pie- eyed.
- Plastered.
- Sloshed.
- Sozzled.
- Tight / adj adv / sıkı , gergin.
sarhoş adam
- Drunk
sarhoş eden içki
- Jag.