sarımsaklı ne demek?
- İçinde sarımsak bulunan.
Alliaceous.
içinde
- Süresince, zarfında
- Ortamında
- ... ile dolu bir biçimde.
Included.
Inside of.
Within.
Inly.
Therein.
Inside.
Among.
sarımsaklı ekmek
Garlic bread.
sarımsaklama
- Sarımsaklamak işi.