sak ne demek?
- Uyanık, gözü açık, müteyakkız.
- Uykusu hafif.
- Sap.
- Kese, torba.
- Bilgili, akıllı, zeki, uyanık.
- Bir şeyin aslı.
- Kuşun, kanadını çırparak öttürüp uçması.
- Ansızın düşmek. (Osmanlıca'da yazılışı: sa'k)
- Subarachnoid hemorrhage.
- Wide awake.
- Sharp.
- Light sleeper.
sak durmak
- Dikkatli, uyanık durumda bulunmak.
sak kabuğu
- Bast.