saçık ne demek?
- Saçılmış, serpilmiş.
- Strewn.
- Scattered.
- In disarray.
saçıkırmızı
- Ayakkabının tabanını oluşturan köselenin kenarına sürülen siyah boya (*Güdül -Ankara)
saçı
- Gelinin başından aşağı saçılan çiçek, şeker, arpa, para vb. şeyler.
- Düğün armağanı.
- düğün armağanı. gelinin başına saçılan şeker, arpa, para gibi şeyler
- Gelinin başına saçılan şeker, arpa, para gibi şeyler.
- Hair, sheet iron, sheet metal, tin plate.